الأربعاء، 14 أبريل 2010

ir a principal

Ir a lateral www.kurdians.blogspot.com

Kurdish Information and News blog, kurd, kurdish, kurdisch, kürt, kurde, kurdistan, apo, zana, barzani, talabani, psk, pkk, dtp, kdp, ynk, puk, pdk, pik, kurdians, politika, siyaset, dogru gercek haber, sondakika, son dakika, spor, ekonomi haberleri, multimedya, rss, forum, 2009, 2010, newroz, peyamner, pukmedia, gundem, ozgurpolitika, azadiyawelat, human, blogger, blog, blogs, freedom, alevi, yezidi, sunni, suryani, iran, iraq, syria, usa, israel, united nations, europa, nato

Ana SayfaFotoğraflarBlogGirişYorumlarOSMAN: “MALİKİ’NİN GÖREVDEN ALINMA ZAMANI GELDİ”

Kurdians: Saturday, November 22, 2008



21-Nov-08 [14:52]

PNA-Kürdistan İttifak Listesi’nden Irak Parlamentosuna üye milletvekili Dr.Mahmut Osman, Irak Başbakanı Nuri El-Maliki’nin görevden alınmasının zamanının geldiğini söyledi.



PNA’ya açıklamada bulunan Osman, “Şuanda Maliki ile olan sorunlarımız iki yıl önce çözüme kavuşturmamız gerekiyordu” dedi.



Şuana kadar çözüme kavuşturulamayan sözkonusu sorunların daha da arttırdıklarını belirten Osman, “Bana göre Maliki hakkında gerçek bir şekilde düşünmek lazım. Çünkü eğer şimdiki mantıkla kalırsa başarılı bir Başbakan olarak çalışamaz. Çünkü şuanda hiçbir taraf da Maliki ile birlikte değil. Bunlardan; Kürtler, Yüksek İslam Konseyi, Uzlaşma Cephesi, İslam Partisi ve diğer taraflardır” dedi.



Bununla birlikte de Maliki’nin zayıf bir duruma düştüğünü kaydeden Osman, “Maliki’nin hakkında ve Maliki’nin görevden alınması hakkında bütün ihtimallerin gözönünde bulundurmasının vaktinin geldiğini düşünüyorum” dedi.



Maliki’nin görevden alınmasının zamanının geldiğini söyleyen Osman, sadece Kürtlerin sorunu olmayacak şekilde Irak Parlamentosunun yoluyla Anayasa ve yasaların kullanılmasında bütün Iraklı siyasi tarafların Maliki hakkında görüşlerini açıklaması gerektiğini vurguladı.





8 Yorum Links:







Milis güçleri anayasaya aykırı

Kurdians: Friday, November 21, 2008



Irak Parlamentosu Hukuk Komisyonu, Başbakan Nuri el Maliki’nin Kerkük’te oluşturmak istediği milis güçlerinin anayasaya aykırı olduğunu duyurdu. ‘Nahrain.com’ adlı internet portalında geçen bir habere göre, Güneyli güçlerin sert tepkisine neden olan ‘Kerkük’te milis güçlerinin oluşturulma planı’ anayasaya aykırı.

Irak Parlamentosu Hukuk Komisyonu, silahlı güçlerini içinde barından bir meclisin anayasada belirtilen güvenlik güçleri kapsamında olmadığını belirtti. Öte yandan Irak Parlamentosu’nda bulunan Şii ittifakın önemli isimlerinden Sami el-Askeri, milis güçleri planına karşı çıkan Federe Kürdistan Bölge Başkanı Mesud Barzani’ye tepki gösterdi. El Askeri, Barzani hakkında soruşturma açılmasını istedi. Askeri, Barzani’nin El-Hurre Televizyonunda Silahlı Savunma Meclisileri oluşturmaya çalışan Maliki’ye yönelttiği eleştirileri “sorumsuzca” niteleyerek, “Sorunların çözümü için girişimlerin verildiği bir süreçte, Barzani’nin son açıklaması ateşe benzin dökmeye benzer” dedi.

Barzani ne demişti?

Irak Parlamentosu Hukuk Komisyonu’nun kararını görmezden gelerek Barzani’yi dayanaksız gerekçelerle Maliki’yi eleştirdiğini öne süren Askeri, “Maliki’nin anayasaya aykırı hiçbir karar almadığını sayın Barzani de biliyor” diye konuştu. Askeri, İsnad Meclislerini “hain” olarak niteleyen Barzani hakkında yasal soruşturma başlatılmasını istedi. Önceki gün El-Hurre Televizyon kanalına konuşan Mesut Barzani, Irak Başbakanı Nuri El-Maliki’nin Anayasa değişikliğine ilişkin açıklamalarını eleştirirken, Kürt ve Irak halkının demokratik haklarına zarar verecek herhangi bir Anayasa değişikliğine razı olmayacaklarını belirtmişti. Barzani, Bağdat ve Hewlêr arasında gerginliğe yol açan Maliki’nin ‘milis meclisleri’ oluşturma planına ilişkin de “bu meclisler tek tarafın çıkarına ve seçimlere yönelik. Bunun Kerkük ve Musul’da da sorun yaratmak içindir” demişti.

BAĞDAT







--------------------------------------------------------------------------------



Anlaşma metni okunamıyor

Irak ile ABD arasında anlaşmaya verilen ‘güvenlik anlaşması’nın metni parlamentoda okunmaya başlandı. Ancak Sadr yanlısı milletvekilleri protestolarıyla metnin okunmasına engel oluyor.

Kısa adı SOFA olan ABD’nin 2011 sonunda çekilmesini öngören güçlerin statüsü anlaşmasının metni önceki gün Irak Parlamentosu’ndan Savunma ve Güvenlik Komisyonu Üyesi Hasan es-Senid tarafından okunmaya başlandı. Ancak Sadr grubu yanlısı milletvekilleri, ellerini masalara vurarak ve bağırarak, es-Senid’in duyulmasını engelledi. Metnin okunmamasından dolayı Parlamento Başkanı Mahmud el Meşhadani ise oturuma bir gün ara vermek zorunda kaldı. Bu arada anlaşmayı milletvekillere anlatmak için Parlamento’ya giden Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, Sadr grubu milletvekili Ahmed Mesudi’nin saldırısına uğradı. Dışişleri Bakanı’nın üzerine yürüyen Mesudi’yi Zebari’nin korumaları tarafından zor engellenerek olay yerinden uzaklaştırıldı.

Saflar netleşiyor

İlk gün metnin okunmasına engel olan Sadr grubu dün de parlamentoyu birbirine kattı. Metnin okunmaması için yüksek sesle bağıran milletvekilleri ilk gün gibi masalara vurarak, Senid’in sesinin duyulmaması çaba gösterdi. Sadr yanlısı milletvekillerini sakinleştirmeye çalışan Parlamento Başkanı Meşhadani, oldukça zorlandığı gözlendi. Öte yandan anlaşmaya olumlu bakanlarla bakmayanlar ayrışmaya başlandı.

Mecliste çoğunluğu elinde bulunduran Birleşik Irak İttifakı üyesi Irak İslami Yüksek Konseyi ile İslami Dava Partisi ve Kürt partileri PDK ve YNK anlaşmaya olumlu oy verecekler. Anlaşmaya oy vermeyecekler ise eski başbakan Iyad Allavi liderliğindeki el Irakiye, Sadr yanlısı grup ve Fazilet Partisi. 275 sandalyelik parlamentoda üç grubun sandalye sayısı 64.

Sünniler şart koşuyor

44 milletvekile sahip olan Sünni Irak Uzlaşma Cephesi de anlaşmaya mesafeli duruyor. El-Hayat gazetesine demeç veren Irak Uzlaşma Cephesi Lideri Adnan Duleymi, Amerikalıların elinde tutuklu olarak bulunan Iraklıların durumunun ne olacağı belli olmadan ve Amerikalılar yıl sonuna kadar bu tutukluları serbest bırakmadan veya Iraklı yetkililere teslim etmeden hükümetin imzaladığı anlaşmayı onaylamayacaklarını söyledi. Duleymi, anlaşmanın referanduma götürülmesini istediklerini söyledi. Iraklı kaynaklar, Sünni Irak Uzlaşma Cephesi’nin anlaşmaya ret oyu vermesi durumunda anlaşmanın kabul edilmesinin imkansızlaşacağını belirtiyorlar.

BAĞDAT YENİ ÖZGÜR POLİTİKA



4 Yorum Links:







BAŞKAN BARZANİ: “KÜRTLERİ ENFAL VE KİMYASAL SİLAHLARLA YOK EDECEKLERİNİ DÜŞÜNENLERİN KADERİ SADDAM GİBİ OLUR”

Kurdians: Thursday, November 20, 2008



"Kaderleri Saddam Hüseyin gibi olur"



20-Nov-08 [14:50]PNA-Federal Kürdistan Bölge (FKB) Başkanı Mesut Barzani, Kürtlerin Enfal ve kimyasal silahlarla ortadan kaldırılacağını düşünenlerin kaderlerinin Saddam Hüseyin gibi olacağını söyledi.



Başkan Barzani, 150 Enfal şehidi için bugün Uluslararası Hewler Havaalanında düzenlenen merasimde yaptığı konuşmada, Kürtlerin Enfal ve kimyasal silahlarla ortadan kaldırılacağını düşünenlerin kaderinin Saddam Hüseyin gibi olacağını söyledi.



Törende hazır bulunan Necef halkı ile yetkililerini selamlayan ve teşekkür eden Başkan Barzani, “Bu olay her iki tarafın aynı zulme uğradığını gösteriyor. Bu da Kürt ve güney Irak halkı ile ölümsüz Barzani ve Hekim arasında olan tarihi ilişkilerin kanıtıdır” dedi.



"Bugün gördüklerimiz denizden bir damla"



Başkan Barzani konuşmasında, “Malesef Yeni Irak’ta Kürtlerin başına gelenlerin az olduğunu ve şuanda hayatta olan Kürtlerin de ortadan kaladırılması gerektiğini diyenler hala var. Biz de Arap dostlarımız ve insan dostluğu olanlarla bu rüyanın gerçekleşmesine izin vermeyeceğiz” dedi.



Başkan Barzani, “Bugün gördüklerimiz denizden bir damladır. Kürde yapılan zülüm, Enfal fikriyle yaşasyanlara bir mesajdır. Kürtlerin Enfal ve kimyasal silahlarla ortadan kaldırlacağını düşünenlerin kaderleri Saddam’ın kaderi gibi olur” dedi.



Irak’ın durumunun Kürdistan Bölgesi’nin durumuna bağlı olduğunu söyleyen Başkan Barzani, birçok oy için Kürt ve Arap arasındaki kardeşliğin bozulmaması gerektiğini vurguladı.



Yeni Irak’ta ortak olduklarını ve Irak’ın özgürleştirilmesi çerçevesinde kan verdiklerini kaydeden Başkan Barzani, Irak halkının artık rahat ve huzurlu bir şekilde yaşamasını, Kürdistan halkının da bu tereddütten kurtulmasını ve Kimyasal silah ve Enfal katliamlarının tekrarlanmamasını istediklerini ifade etti.





5 Yorum Links:







Jane's Defence: Öcalan Türkiye'nin siyasi liderlerinden

Kurdians: Wednesday, November 19, 2008



Gundem Dünyaca ünlü İngiliz savunma dergisi Jane's Defence yayınladığı raporda, PKK'yi siyasal parti, Öcalan'ı da Türkiye'nin siyasi liderlerinden biri olduğu belirtildi. Ankara'nın Genelkurmay Başkanı Başbuğ'un hemen ardından listede yer verildiği Öcalan'ı çıkarmak için yaptığı girişimler sonuç vermedi.

Savunma dergisi Jane's Defence, 'Askeri ve Güvenlik Değerlendirmeleri' başlıklı raporunda ‘Türkiye'nin siyasi liderleri' başlığı altında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP lideri Deniz Baykal, MHP lideri Devlet Bahçeli ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un yanısıra Öcalan'a da yer verdi.

19. yüzyılın ortalarından bu yana dünyanın önde gelen savunma kaynaklarından biri olarak kabul edilen Jane's Defence, Kürtleri sevindirecek ancak Türkiye'yi de kızdıracak bir rapora imza attı

'Öcalan'ın milyonlarca taraftarı var'

Derginin internet sitesinde yayımlanan Askeri ve Güvenlik Değerlendirmeleri başlıklı raporunda yer alan ülke profillerinde Türkiye'nin siyasi liderleri arasında PKK lideri Öcalan da sayıldı.

Afganistan bölümündeki siyasi liderler arasına Taliban'ın lideri Molla Ömer'i ve el Kaide'nin lideri Usame bin Ladin'i almayan Jane's Defence'in, PKK'yi siyasal parti ve Öcalan'ı da siyasi lider olarak değerlendirdi. Raporda Öcalan'ın milyonlarca taraftarı olan bir partinin lideri olarak nitelendirdi.

Jane's Defence'in raporunda Başbuğ'un da “siyasi lider” olarak görülmesi ve listede Başbuğ'un hemen ardından Öcalan'a 6'ıncı sırada yer vermesi dikkat çekti.

Ankara girişimde bulundu

Jane's Defence'in değerlendirmesine itiraz eden Türk Dışişleri Bakanlığı listeden Öcalan'ın çıkarılması için derginin İngiltere'deki merkezi nezdinde girişimde bulundu. Türk diplomatlar, 'Öcalan'ı listeye koyduğunuza göre Bin Ladin ve Molla Ömer'i neden koymuyorsunuz?' dediler. Ancak Jane's Defence'in yetkilileri, 'Siyasi liderlerin popülerliğine bakıyoruz. Öcalan Türkiye'de milyonlarca taraftarı olan bir partinin lideri' yanıtı aldılar.ANF





1 Yorum Links:







İsviçre basınında Erdoğan boykotu!

Kurdians: Wednesday, November 19, 2008



ANF BERN / Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Medeniyetler İttifakı” Eşbaşkanı sıfatıyla Cenevre ziyareti fiyasko ile sonuçlandı. İsviçre basını Erdoğan’ı haberlerinde görmedi, uluslar arası hukukçu Claude Rouiller ise Kürtlerin sadece bir kase yoğurt etrafında hatırlandığı tepkisinde bulundu.



İsviçre’nin Cenevre kentinde dün BM binasında Uygarlıklar İttifakı ve İnsan Hakları Salonu’nun açılışına İspanya Kralı Juan Carlos, BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ve İsviçre Konfedrasyon Başkanı Pascal Couhepin katıldı. Türk Başbakanı Erdoğan da “Medeniyetler İttifakı Eşbaşkanı” sıfatı ile katıldı ancak gören olmadı.



MEDYA ERDOĞAN’I GÖRMEDİ



İsviçre medyası haberlerinde Erdoğan’a yer vermedi. Oysa bundan birkaç gün öncesine kadar Konfederasyon Başkanı Pascal Couchepin’in Türkiye ziyareti nedeniyle temel gündem konularından biri olmuştu. Kürtlerin iki ülke arasında pazarlık konusu olması İsviçre basınında da tepki gördü. Couchepin’in 11 Kasım’daki Türkiye ziyareti önceki PKK’ye karşı katı önlemler alındı. Couchepin Türkiye’de Lozan anlaşmasının imzalandığı masayı hediye etti.



İsviçre haber ajansı ATS canlı olarak verdiği görüntüler arasına Erdoğan’ı koymadı. Cenevre Halkevi’ne göre İsviçre basını Erdoğan’ın “medeniyet ittifakı” üzerinde konuşmasını samimi ve inandırıcı bulmadı. Halkevi, başta ATS olmak üzere İsviçre medyasının “Başbakan düzeyinde katılan bir kişiden bahsetmemesinin oldukça düşündürücü” olduğuna dikkat çekti. Zira haberlerde 700 davetliden bahsedilirken Erdoğan bu davetliler arasında sıralanmadı.



Cenevre Halkevi, “İnsan hakları konsey salonunda insan hakları ihlallerin en yoğun ihlal edildiği ve ayaklar altına alındığı bir ülkenin başbakanı olarak böyle bir salonun açılışında söyleyeceği fazla sözü olmadığı gibi söylediklerinin de fazla dikkatte alınmadığını göstermektedir” dedi.



SEVR HATIRLATMASI



İsviçre ulusal televizyonu TSR de Erdoğan’dan hiç bahsetmezken en çarpıcı yorum Le Temp gazetesinde yer aldı. Gazete Erdoğan’ın ziyaretine yer vermezken, Pascal Couchepin’in Ankara ziyaretine ilişkin bir makale yayınladı.



Uluslar arası hukukçu ve profesör Claude Rouiller gazetedeki makalesinde Konfederasyon Başkanı’nın Ankara ziyareti ve 1923’te Lozan anlaşmasının imzalandığı masayı hediye etmesini eleştirdi. Fransa eski Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın Fransa’nın Yahudi trajedisi, kolonyalizm, köleliğe ilişkin sorumluluklarını kamuoyu önünde tanıması ve Filistin lideri Yaser Arafat’a iltica hakkı vermesi gibi cesur sembolik eylemleri nedeniyle tarihte yer alacağını belirten Rouiller, ayrıca iktidar jubilesini kaybetme pahasına referandumdan önce Türkiye’nin AB’ye üyeliğine destek vermesinin de unutulamayacağını ifade etti.



Bu açıdan bakıldığında İsviçre heyetinin Türkiye ziyareti sırasındaki yaklaşımlarının daha az “maruz görülebilir” olduğuna dikkat çeken Rouiller, makalesinde Türkiye tarihine ışık tuttu. Osmanlı’nın dağılmasıyla birlikte 1920’deki Sevr Anlaşması’na değinen Rouiller, sadece Ermenilerin bu masada olmadığına işaret ederek, ancak buna rağmen soykırımdan kurtulanlar için Anadolu’nun kuzeydoğusunda bir devlet verildiğini belirtti. Rouiller, “Antik uygarlığın Hint-Avrupa halkı Kürtlere de, Anadolu’nun kalan kısımları ile bugünkü Irak’ın kuzeyinde bir ülke, Kürdistan verdi” dedi.



Ancak bu anlaşmanın Türkiye tarafından onaylanmadığını ifade eden Rouiller, Türkiye’nin 1921’de genç Sovyetler Birliği ile Kars Anlaşması’nı, daha sonra da 1923’de ABD hariç Dünya Savaşı’nın galipleri ile Lozan Anlaşması’nı yaptığını hatırlattı. Rouiller, “Bu anlaşmalar uyarınca Yunan azınlık toplu nüfus değişimine kurban edildi, bir tür konvansiyonel etnik temizlik; Büyük Ermenistan ve Kürdistan tarihin yer altı zindanlarına düştü” dedi



KÜRTLER BELKİ BİR KASE YOĞURT ETRAFINDA HATIRLANDI



Lozan Anlaşması’nın imzalandığı masanın Türkiye’ye verilmesini değerlendiren Rouiller, “Bağışçılara imzadan sonra yaşanan korkunç şartları hatırlatmak kuşkusuz yersiz oldu. Ama onlara demokrasilerde hafıza görevinin kendisini dayattığı gösterildi” ifadelerini kullandı. İsviçre Ulusal Konseyi’nin 2003 yılında Ermeni Soykırımı’nı tanıdığını hatırlatan uluslar arası hukukçu Rouiller, Kürtlerin ise izinli özel bir sayım olmadığı için sayılarının 10 ila 20 milyon arasında tahmin edildiğini belirterek, “Onların azınlıklar hakları belki bir kase yoğurt etrafında hatırlandı” dedi.



İnsan hakları organizasyonlarının Kürtlerin yaşadığı ekonomik, sosyal ve kültürel ayrımcılıklara tepki gösterdiğine dikkat çeken Rouiller, Avrupa yüksek hukuku ve Federal İsviçre Mahkemesi’nin bu kuşkularının olduğunu ve bu nedenle Kürt mültecilere Avrupa’da yer verdiğini söyledi. Ancak Türkiye’nin de “Genişletilmiş siyasi suçların korunması” adı altında sürekli bunların sınırdışı edilmesini istediğini belirten Rouiller Kürt sorununun Ankara için büyük endişe kaynağı olduğunu vurguladı.



KÜRT SORUNU FİLİSTİN-İSRAİL ÇATIŞMASI GİBİ KENDİNİ DAYATACAK



Ancak askeri baskıların çıkışsız bir yol olduğunun altını çizen Rouiller, “Yüksek donatılmış bir ordu ile büyük İngiliz tarihçi Hobsbawm dediği gibi ‘herkesin bildiği üzere gerillaya uygun dağlı’ bir halkın direniş hareketi arasında yaşanan 30 yıllık savaşın bilançosu 35 bin ölü ve 250 bin göç oldu, bu rakamlar doğrulanamaz. Bu unutulmuş savaş, er veya geç öfkeli bir şekilde Filistin-İsrail çatışmasının sonsuzluğunu hatırlatan kavramlarla dünyaya kendini dayatabilecek Kürt sorununa çözüm getirmeyecek”



Kürt sorununa adil ve barışçıl bir çözüm bulunmasını isteyen Rouiller, “Batılılar düşündüklerini söylemeye cesaret edenlere saygı gösteriyor. Türkler de bizim Kuzey Avrupalı sessizliğimizi takdir ediyor : bizim heyetimiz İsviçre’ye doğru yol aldığı sırada, onların uçakları, uluslar arası hukuku ihlal ederek, Kürt otonomistlerin kamplarının bombalamak için Irak sınırını geçiyordu” diyerek sözlerine nokta koydu.





6 Yorum Links:







Kürtçe camide de yasak!

Kurdians: Tuesday, November 18, 2008



Kürtçeye yönelik hayatın her alanında yasaklama ve sınırlamalar devam ederken; TRT’de Kürtçe kanal hazırlığı devam ediyor. AKP Hükümeti, cuma hutbeleri ile vaazların Kürtçe verilmesine karşı çıktı. Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan sorumlu Devlet Bakanlığı, anayasada devletin dilinin Türkçe olduğunu, Türkçe dışındaki bir dilde vaaz verilemeyeceğini savunarak, Kürtçe vaaza izin vermedi.

Bir süre önce Meclis Dilekçe Komisyonu’na başvuran Kürtler cuma vaazlarının Kürtçe yapılmasını istemişti. Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan sorumlu Devlet Bakanlığı ise Türkçe dışındaki bir dilde vaaz verilemeyeceğini belirterek, öneriyi kabul etmedi. Devlet Bakanlığı, komisyona gönderdiği yazıda, anayasanın 3. maddesinde Türkiye Devleti’nin dilinin Türkçe olduğu hükmünü anımsatarak, 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın 6. maddesine göre devlet memurlarının Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na ve yasalarına sadakatle bağlı kalmak zorunda olduklarını hatırlattı. Bakanlık, yasal bir düzenleme yapılmadan din görevlilerinin camilerde yaptıkları vaazları ve okudukları hutbeleri Türkçenin dışında bir dille gerçekleştirmelerinin mevzuat açısından mümkün olmadığını kaydetti.

Kürt din adamlarından tepki

AKP Hükümeti’nin Kürtçe ibadet konusunda getirilen önergeleri reddetmesi Kürt din adamlarının tepkisine yol açtı.

Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası (DİVES) Genel Başkanı Lokman Özdemir:

Devletin mantığı ‘tek’lik üzerine kurulmuş. Devlet ve hükümet yetkilileri de bu mantıkla hareket ediyorlar. Oysa farklı halkların, kavimlerin olması Allah’ın takdiridir. Ayrı halklardan 4 bin peygamberden bahsediliyor. Bunların tümü aynı dili de konuşmuyordu. Allah’ın bu takdirine karşı çıkanların kafir olarak adlandırılması lazım. Kuzey Kürdistan’da insanların yüzde 99’u Kürtçe konuşuyor. Anadilleri Kürtçe. Yine 40 yaşın üzerindekilerin çoğunluğu Türkçe bilmiyor. Dolayısıyla Türkçe verilen hutbe ve vaazı da anlamıyor. Bu da hutbe ibadetlerinin yerine gelmediğinin bir göstergesi. Bunu engellemek, insanların ibadet özgürlüğünü engellemekle eşdeğerdir. Hükümet bu gerekçenin arkasına sığınacağına değiştirsin yasayı.

Dinadamları Dayanışma ve Danışma Derneği (DİAYDER) Zahit Çitkuran :

Kur’an hiç bir dili yasaklamıyor. Tersine bazı konularda kimsenin diğerine müdahale hakkı olmadığını vurguluyor. Bu konular da dil, mal ve namustur. Bunlara el uzatmak günahtır. Yine bir insan hangi dilden anlıyorsa ibadetinini de o dilden yapmalı. Cuma Namazı (Hutbe)’nin bir şartı da, dinleyeninin onu anlamasıdır. Eğer hutbe ve vaazı dinleyen kişi anlamamışsa söz konusu ibadetini tam olarak yerine getirdildiği söylenemez. Bunu göz önünde bulundurduğumuzda, Kürtlerin anadilleriyle ibadetlerini yapmasını yasaklayanların Allah katında da günah işlediklerini söyleyebiliriz. Devlet yetkilileri ve AKP Hükümeti bir südedir ‘Tek’i ağızlarından düşürnüyorlar. Ancak islam dininin öngörüdüğü şey ise bunun tam tersidir. Yine ibadetin tek bir dil ile yapılması, berebarinde tek mezhep dayatmasını da getiriyor. Türk Diyanet İşleri Başkanlığı, Hanefi mezhebine göre herşeyi kurgulamış ve yaklaşımlarıyla Şafii mezhebini de adeta reddediyor. AMED

YENİ ÖZGÜR POLİTİKA





4 Yorum Links:







Maliki tehlikeli Güney planı

Kurdians: Tuesday, November 18, 2008



Irak Başbakanı Nuri El Maliki’nin Güney Kürdistan’daki yönetimi sistematik bir şekilde etkisiz kılma ve baskı altında tutma düşüncesi her geçen gün yeni politikaların devreye konulması ile boyutlanıyor. Son olarak Maliki’nin, Kerkük ve Musul’da ‘milis meclisleri’ adı altında korucu sistemi geliştirme planına, Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani sert tepki gösterdi.





Irak ile ABD arasında imzalanan müzakere çerçevesinde ABD askerlerinin 2011’de Irak’tan çekilmesinin kararlaştırıldığı bir dönemde, Maliki’nin başında bulunduğu hükümet, özellikle Güney Kürdistan’da Türkmen ve Araplardan oluşan silahlı milis güçler oluşturuyor. Güney Kürdistan’ın Kerkük kentine bağlı Hevice kasabasında önceki gün Irak Başbakanı Maliki’nin talimatı ile Türkmen ve Araplar bir gösteri düzenledi. Yürüyüşte ‘silahlı güvenlik meclisi’i planına destek verildi. Eylemcilerin planı, ‘koruculuk sistemi’ olarak gören Kürtlere yönelik tepkiler dikkat çekti. Güney Kürdistan ile Irak merkezi hükümeti arasında Kerkük ve diğer itilaflı konuların yoğun olduğu bir dönemde, Maliki’nin bu planı Kürtlere karşı pramiliter güçler oluşturulmasının da bir göstergesi. Yürüyüşte güvenlik kaygılarında çok siyasi talepler dile getirildi. Eylemciler, Kerkük kentinin de merkezi Bağdat hükümetine bağlanmasını istedi.

‘Vatan hainliğinden yargılanırlar’

Öte yandan Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani, Kerkük ve Musul’da oluşturulması planlanan milis meclislerinde yer alacak Kürt aşiretlerinin ‘vatan hainliğinden’ yargılanacağını söyledi. Barzani, Kürt ve Irak halkının demokratik haklarına zarar verecek herhangi bir Anayasa değişikliğini kabul etmeyeceklerini belirterek, Bağdat yönetiminin yetkilerinin artırılmasını diktatörlük yolunda bir adım olarak yorumladı. Bu mecliste yer alacak Kürt aşiretlerini ‘cash’ olarak tanımlayan Barzani, “bu ‘cash’ların canlandırılması vatan hainliğidir. Destek meclislerine katılanları ‘cash’ suçlamasıyla mahkemeye çıkarılır. Bu meclislere katılan Arapları da düşman güçleri olarak görürüz” dedi.

El-Hurre Televizyonuna konuşan Barzani, Kürt ve Şii ittifakı arasında sorunlar olduğunu belirterek, son Bağdat ziyaretinde sorunların giderilmesi için iki taraf arasında 5 ayrı komisyonun oluşturulması kararı alındığını hatırlattı. Irak Başbakanı Maliki’nin, bütün yetkileri tek elde toplanması çabalarını da değerlendiren Barzani, Kürt ve Irak halkının demokratik haklarına zarar verecek herhangi bir anayasa değişikliğine razı olmayacaklarını söyledi.

‘Ülkeyi felakete sürükleyecek’

Bu arada lrak İslam Yüksek Konseyi’ne bağlı Bedr örgütü, Maliki’nin silahlı güvenlik meclisleri oluşturma planına karşı çıkarken, Kürtlerle Bağdat arasındaki sorunların anayasa çerçevesinde çözüme kavuşturulması gerektiğine dikkat çekti. Kürdistan İttifakı ise, lrak hükümeti’nden ülkeyi felakete sürükleyecek yasal olmayan milis güçleri oluşturmaktan vazgeçmeye çağırdı. Özellikle son iki yıldan bu yana Bağdat ile Güney Kürdistan arasındaki ilişkilerde belli başlı politikalarda sürekli sorun yaşanıyor.

Kerkük’ün statüsünün yapılacak olan bir referandum ile belirlenmesi Irak Anayasası’nın açık bir hükmü olmasına rağmen ertelenmesi ve giderek Kürtler aleyhine muğlak bir hale getirilmesi, petrol çıkarma ve işletilmesine yönelik Güney Kürdistan - Bağdat arasındaki kriz sürekli gündemdeki yerini korudu. Irak’ta Şii- Sünni mezhep çatışmasının yerini uzlaşmaya bırakması, başta Türkiye olmak üzere Irak komşularının, merkezi hükümete Kürtler aleyhine sürekli telkin ve baskılar yapması bu durumun oluşmasında önemli etken durumunda. BAĞDAT

YENİ ÖZGÜR POLİTİKA





4 Yorum Links:







AKP’nin milliyetçiliği Çiller’den tehlikeli

Kurdians: Tuesday, November 18, 2008



Mithat Sancar: ‘Asker kendi Kürt politikasını AKP’ye uygulatıyor’



Neşe Düzel/Taraf▼



►“AKP askerle anlaştı. Genelkurmay, Kürt politikasını AKP’ye ihale etti. Başbuğ Hükümet’e ‘brifing’ jestleri yaparak, ‘sahada siz olun ama bizim dediğimizi yapın’ dedi.”

►“Tehlikeli hesaplar yapılıyor. AKP Güneydoğu’da seçimi kazanırsa, sanıyorlar mı ki Kürt sorunu bitecek. Tersine Kürtlerin sistemden kopuşu daha da derinleşecek. Çatışma keskinleşecek.”

►“Türkiye’de hegemonik parti tehlikesi var. AKP Güneydoğu’yu DTP’den alarak Türkiye’nin hegomonik partisi olmayı hesaplıyor. Bu, diğer partilerin şeklen bulunduğu tek partili bir sistemdir fiilen.”

►“Bakan, açıkça ‘tehcir olmalıydı’ diyor. Benim esas kaygım, bu sözlere Başbakan’dan, Hükümet’ten hiç tepki gelmiyor. Bugün AKP’deki milliyetçi damar her zamankinden daha ‘pervasız’.”

►“AKP yıkıcı olabilir! Kürt sorununda kullandığı üslupla, milliyetçi olmayan mütedeyyin muhafazakâr tabanını milliyetçiliğe taşıyor. Bu milliyetçileşme Türkiye için bir felakettir.”





NEDEN? MİTHAT SANCAR ▼



Türkiye iki yıldır büyük bir alt üst oluştan geçiyor. Önce cumhurbaşkanlığı seçimi, ardından genel seçimler ve şimdi de dört ay sonra yapılacak yerel seçimler derken, Türkiye iyice içine kapandı. Avrupa Birliği yolunda ilerlemeyi bırakan AKP Hükümeti, her seçim öncesinde sarıldığı milliyetçilik hamasetini giderek tırmandırdı ve ırkçılığa vardırdı. Türkiye’de bu dönemde sadece terör olayları artmadı. Devletin vatandaşa uyguladığı şiddet de patladı. Peki, ne oldu? Bu ülke daha bir yıl önce sivil ve demokratik bir anayasa yapmayı tartışmışken, şimdi Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın bile mevcut anayasayla ilgili konuşmaktan korktuğu bir yer haline nasıl geldi? AKP niye böyle ürkek ve statükocu bir partiye dönüştü? Toplumu özgürleştirmemek ve Kürt sorununu demokratik yoldan çözmemek için gizli pazarlıklar mı yapıldı? AKP’deki bu politika değişikliği nasıl sonuçlar yaratacak? AKP içindeki demokrat damar ne yapacak? Bütün bunları Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde kamu hukuku profesörü Mithat Sancar’la konuştuk. Prof. Sancar özellikle anayasa teorisi, modern Türkiye’nin doğuşu, hukuk devleti ve insan hakları üzerine çalışıyor.



***

NEŞE DÜZEL: Geçen hafta Bilkent Üniversitesi’nde bir sempozyum düzenlendi ve Anayasa’nın değiştirilemez maddeleri tartışıldı. Sizce anayasada değiştirilemez maddeler olur mu?

Prof. MİTHAT SANCAR: Olur. Pek çok gelişmiş ülkenin anayasasında da değiştirilemez hükümler var. Ama bunlar genellikle demokratik hukuk devletini garanti altına alan maddeler. Mesela Alman Anayasası’nın insan onuruna, insan haklarına atıf yapan birinci maddesi değiştirilemiyor.

►Bizde değiştirilemeyen maddeler neler?

Bizde asıl kıyamet Anayasa’nın değiştirilemeyen ikinci maddesinde kopuyor. Cumhuriyet’in nitelikleriyle ilgili olan bu madde, “Atatürk milliyetçiliğine bağlılığı” anayasa ilkesi haline getiriyor. Kemalizm’i anayasa ilkesi yapıyor.

►Gelişmiş ülkeler anayasalarındaki “değiştirilemez” maddeleri tartışabiliyorlar. Biz, “değiştirilemez” maddeleri Türkiye’de tartışabiliyor muyuz?

Sorun bu zaten. Tartışamıyoruz. Üstelik Anayasa’nın değiştirilmesini istemeyen kesimlerin markajı bir yıldır daha da arttı. Çünkü AKP sivil anayasa hazırlığının arkasında duramadı.

►Bizim anayasamız yeryüzündeki diğer ülkeler arasında hangilerinin anayasalarına benziyor?

Bizim anayasa şu anda çok kötü bir metin değil. Çünkü pek çok maddesi değiştirildi. Sorun şu. Bu anayasanın ruhu değişmedi. Çünkü anayasalar hazırlandıkları dönemin ruhunu taşırlar. Özgürlükçü bir tartışma ortamında yapılacak bir anayasa, bugünkü anayasadan bazı konularda daha geri olsa bile daha özgürlükçü bir potansiyele sahip olur. Çünkü o anayasa yapıldığı dönemin çoğulculuğunu, renkliliğini taşır. Bizim anayasasının içinde ise darbecilerin hayaleti dolaşıyor. Bu darbe ruhu, toplumu daima denetlenmesi gereken tehlikeli bir odak olarak görüyor ve özgürlüklerin derinleştirilmesi girişimlerini geri püskürtüyor.

►Bizim anayasamız dünyada hangi ülkelerin anayasasına benziyor diye sormuştum...

Görüntü olarak, temel kurumlar olarak Batılı anayasalardan çok farklı değil. Seçimler yapılıyor, partiler kuruluyor. Bizim anayasada demokrasinin şeklî kuralları var ama derinleştirilebilir özgürlük düzenlemeleri yok. Çünkü milli güvenlik devleti anlayışı terk edilmiyor. İçeride askerî bürokratik elit, dışarıda ABD, 1982 Anayasası’yla Türkiye’ye “milli güvenlik devleti” modelini dayattılar. Türkiye’nin kendine özgü sınırlı, güdük bir demokrasiyle yönetilebileceğini savundular. Anayasada bir sürü değişiklik oldu ama bu model değişmedi. Türkiye tipi demokrasidir bu.

►Uluslararası siyasette Türkiye tipi demokrasi diye bir tanım mı var?

Var tabii. Dünyada siyaset bilimciler bu tanımı kullanıyorlar. Mesela Türkiye ve Rusya için “demokrasileri aynı aileye mensup olan kendine özgü demokrasiler” deniyor. Şu anda AKP’nin meylettiği de Türkiye tipi demokrasidir. AB içinde Türkiye’yi üyeliğe istemeyen odaklar da Türkiye tipi demokrasiyi yeterli görmeye meyyaldir.

►Kendine özgü bir demokrasi türü olabilir mi?

Olmaz. Kendine özgü demek, evrensel ölçütlerden uzak demektir. Hak ve özgürlükleri derinleştirmeye hiç niyetli olmayan, otoriter yöntemlere çok hevesli bir demokrasidir bu. Tabii bunun adı demokrasi değil, ucubedir. AKP bugün Türkiye tipi demokrasiyle yetinme yolunda ilerliyor. AKP Hükümeti ve devlet elitleriyle AB içindeki bazı güçler arasında Türkiye tipi demokrasinin Türkiye’ye yeterli olduğu konusunda bir ittifak var bugün. Bu yüzden de zaten AB özgürlüklerle ilgili çok bastırmıyor.

►AKP, AB içindeki Türkiye karşıtlarıyla mı ittifak kurdu?

Hükümet AB sürecinden vazgeçmiş değil, AB’yi istiyor görünüyor ama asker ve sivil bürokratik güçlerle de “demokrasiyi çok geliştirmeme” konusunda bir ittifak halinde. Hükümet, AB’ye, “Türkiye’nin şartları, her şeyi sizin istediğiniz normlara göre yapmamıza izin vermiyor. Bizi hoş görün” diyor. Hükümetin devlet elitleriyle bu uzlaşması, Türkiye’yi AB hedefinden uzaklaştırıyor. Bir anlamda AKP Hükümeti, Türkiye’yi üyeliğe istemeyen AB içindeki sağcı, otoriter, faşist güçlerin istediğini de yapmış oluyor.

►AKP, sivil bir anayasa yapacağını söylemişti ama sonra vazgeçti. AKP’yi birileri korkuttu mu sizce?

Sadece korku değil, çeşitli çıkar hesapları, güç dengeleri ve taktiklerle de ilgili bu. AKP’nin “makbul devlet eliti” haline gelme çabasıdır bu. AKP, asker ve sivil bürokrasinin, kendisini kabul etmesi, onu da salona sokması için bir uyumlu olmaya çabalıyor. Gerçi pragmatizm AKP’nin temel özelliğidir ama... Bu pragmatizm oportünizmle birleştiğinde büyük bir felakettir. Çünkü AKP’de sadece pragmatizm değil, oportünizm damarı da var. Bu faydacılık, kısa vadeli taktik hesapçılık ve fırsatçılık özellikle seçim zamanlarında ortaya çıkıyor. AKP prim yapacak otoriter milliyetçi sloganlara sarılıyor. Oysa 12 Eylül’den bu yana Özal’ın ANAP’ı da dahil bütün partiler arasında demokratikleşme potansiyeli en güçlü olan partiydi AKP.

►Artık değil mi?

Hâlâ öyle ama... AKP’nin yıkıcılık potansiyeli de diğer partilerle kıyaslanmayacak ölçüde güçlü. AKP yıkıcı olabilir! AKP yaptığı sivil çıkışlarla, sistemden sıkıntı duyan, askerin dışladığı, sivil bürokrasinin adam yerine koymadığı kesimleri milliyetçilikten ve militer anlayıştan uzaklaştırmıştı. Ama AKP şimdi otoriter güçlerle mutabakata yanaştıkça, bu geniş kitleyi yeniden milliyetçileştirebilir.

AKP bu kitleleri şu anda milliyetçileştiriyor mu?

AKP, üzerine oturduğu milliyetçi olmayan mütedeyyin muhafazakâr kesimleri milliyetçiliğe doğru taşıyor. Kürt sorunuyla ilgili kullandığı üslupla toplumda milliyetçi otoriter damarı güçlendiriyor. Bu, Türkiye için bir felakettir. Mesela Tansu Çiller’in başbakanlığı döneminde orduya sunduğu destek sadece siyasi bir destekti. Çiller’in orduya sunabileceği ilave bir toplumsal destek yoktu. Çünkü ordu ve Çiller aynı tabana oturuyorlardı. AKP ve ordu ise aynı tabana oturmuyor. AKP, orduya yaklaştıkça otoriterliğe ve milliyetçiliğe ilave bir destek getiriyor. İşte bu demokrasi için büyük bir tehlike.

►AKP, Anayasa Mahkemesi’ndeki kapatma davasından sonra daha ürkek bir parti mi oldu?

Kapatma davası AKP’nin Genelkurmay ve sivil bürokrat elitle uzlaşma arayışını, pazarlıklarını, onlara yakınlaşma sürecini hızlandırdı ama... AKP’nin bu çapta milliyetçi bir dil kullanmasının bir nedeni de Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un Kürt sorunuyla ilgili yeni konseptidir. Bazıları, Başbuğ’un sivil iktidara Kürt sorunun çözümünde alan açtığını söylüyorlar.

►Açmadı mı sizce?

Tam tersi. Genelkurmay Başkanı’nın yeni konsepti şu. Başbuğ AKP’ye, “Biz sizin istediğiniz şekli jestleri yapmaya hazırız. Gelir hükümete brifing veririm, siyasi iradeye tabii olduğum görüntüsünü sergilerim ama siz de kırmızıçizgilerde bizimle daha ortak davranacaksınız” diyor. Kısacası AKP’ye “sahada siz olun ama bizim dediklerimizi yapın. Bizim politikalarımızı biz ortaya çıkmadan siz yürütün” diyor. Şu anda görünen o ki, Genelkurmay kendi Kürt politikasını AKP’ye ihale etti.

►AKP Hükümeti Kürt politikası konusunda Genelkurmay’la anlaştı mı?

Şu anda öyle görünüyor. Şöyle anlatayım. Bu ülkede Kürt sorunu en kilit sorundur. Kürt sorununda sertleşen ve sorunu demokratik çözümden uzaklaştıran istisnasız her parti sonunda milliyetçileşir ve otoriterleşir. Demirel’in DYP’si, Karayalçın’ın SHP’si, Yılmaz’ın ANAP’ı, Çiller’in DYP’si ve Erbakan’ın Refah’ı hepsi bu sonu yaşadılar. Kürt sorununda sertleşmek kimseye hayır getirmiyor.

►Başbakan Erdoğan’ın son konuşmaları bir korkudan mı kaynaklanıyor? Yoksa politika değişikliklerinin bilmediğimiz başka bir nedeni mi var?

AKP’nin bütünlüklü bir demokrasi programı ve Kürt politikası hiçbir zaman olmadı ki, politikasını şimdi değiştirmiş olsun. AKP sadece AB projesinin müteahhitliğini düzgün bir şekilde yaptı. Hedefi sınırlıydı, müzakere tarihi almaktı. Sonra nasılsa üyelik süreci uzundu, bunu bazen gevşetebilir, bazen de hızlandırabilirdi. AKP içeride sıkıştığında ve kendini güçsüz hissettiğinde AB projesine yaklaşıyor, kendini güçlü hissettiğinde ise AB’den uzaklaşıyor. Şu anda bence AKP kendini güçlü hissediyor. Görüyorsunuz, Genelkurmay AKP’yi zor durumda bırakacak hiçbir şey yapmıyor.

►AKP tekrar AB yolunda ilerleyebilir mi peki?

Kapatma davası, bu siyasi oluşumu terbiye etme manevrasıydı. AKP’nin istenilen noktalarda şimdilik terbiye olduğu görülüyor. Ama bu durum ne kadar devam edecek belli değil. AKP’nin içindeki demokratlar, Türkiye’deki diğer demokrat çevreler ve Obama’nın ABD Başkanı olmasının getireceği yeni dünya konjonktürü, AKP’yi demokrasi yolunda ilerlemeye gene mecbur bırakabilir.

►Peki, bugün AKP’nin yaklaştığını söylediğiniz merkez tam olarak nedir?

Merkez, devletçidir. Devleti kutsar ve sıkıştığı anda milliyetçilik hamasetine başvurur ve “tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek vatan” der. Merkez, kitlelerin rahatsızlığını demokratik bir huzursuzluk veya demokrasi talebi olarak değil, bir fesat kaynağı olarak görür. Devletin merkezinde katı, kaba ilkel bir milliyetçi ruh vardır. Başbakan Erdoğan’ın son zamanlarda “ya sev, ya terk et” gibi pek çok örnekle ortaya koyduğu anlayış merkezin anlayışıdır. AKP Yozgat Milletvekili’nin “devletime, milletime karşı geleni vurmaktan hoşlanırım” demesi de bu anlayıştır.

►AKP Kürt meselesini çözmek istiyor mu?

AKP’nin kapsamlı bir Kürt politikası hiç olmadı. Mesajlardan ibaret kaldı. Bugün gelinen noktada görünen şu ki, AKP’nin Kürt sorununun kaynağına inebilecek ne kapasitesi, ne gücü, ne de cesareti var. AKP, Kürtler adına siyaset yapan hareketi yani DTP’yi bitirerek Kürt sorununu çözebileceğini hesaplıyor. Nitekim bugün bütün devletçi çevreler AKP’yi yerel seçimlerde Güneydoğu’da desteklemek gerektiğini söylüyorlar. Bu tehlikeli bir hesaptır. AKP seçimi kazanırsa, sanıyorlar mı ki Kürt sorunu bitecek? Tam tersine Kürtlerin sistemden kopuşu daha da derinleşecek. Çatışma keskinleşecek.

►Niye?

AKP’nin Türkiye’nin tamamında hegemonik parti olmasının önündeki en büyük engel CHP değil, DTP’dir. Hegemonik parti, şekil olarak çok partili bir sistemdir. Aslında bu sistem fiilen tek parti sistemidir. Çünkü diğer partilerin pek bir işlevi artık kalmamıştır. AKP Güneydoğu’yu DTP’den alarak Türkiye’nin hegomonik partisi olmayı hesaplıyor. Hegemonik parti tehlikesi var Türkiye’de.

►AKP neden Kürt meselesinde bu kadar şahinleşti ve askerî operasyonları tek çözüm yolu olarak kabul etti? Bu yolla tek parti olabilir mi?

Birileri, onu, ancak sertlik stratejisiyle DTP’yi bitirebileceğine ve PKK’yı zayıflatabileceğine ikna etti. AKP ne kadar sertleşirse, Güneydoğu’da o kadar güçleneceğini düşünüyor. Seçimler yaklaştıkça da el altından başka mesajlar verecek. “Eğer DTP’yi çok zayıflatırsak ve PKK’yı askerî olarak kontrol altına alırsak, biz sizin haklarınızı büyük çatışmalara gerek kalmadan Genelkurmay’ı da ikna ederek yavaş yavaş tanıyacağız” diyecek. Seçimlerde eski politikasından vazgeçmediği mesajını veren adaylar gösterecek. AKP bu yolla Kürt siyasi hareketini tasfiye etmeyi planlıyor. AKP Güneydoğu’yu kaybederse, Türkiye’nin doğusu ve batısı arasındaki tek bağ ortadan kalkmış olacak diye bir tez var ya...

►Nasıl bir tez bu?

Bu tez çok tehlikeli. Çünkü bu tez kendi kimliğiyle siyasal temsilin önemini yok sayan bir anlayıştır. Oysa kendi kimliğiyle açıkça temsil edilme isteği, etnik sorunların demokratik çözümü için çok önemlidir. DTP veya benzeri bir partinin varlığı Kürtlerin Türkiye’yle bütünlüğünü daha çok sağlar çünkü Kürtlerde temsil edildikleri duygusunu yaratır. DTP tasfiye edilirse, Kürt kimliğini dile getirme ihtimali ve siyasal temsil duygusu çok zayıflar. Kürtlerin sistemden, ülkeden ve devletten kopuşu işte asıl o zaman başlar. DTP’nin kaybetmesi sorunu kolaylaştırmaz, aksine çözümü zorlaştırır.

►AKP’nin kadrolarında yeni bir şoven söylem de ortaya çıkıyor sanki. Milli savunma Bakanı, Rumlar ve Ermeniler gitmeseydi böyle bir ulus-devlet olamazdık dedi. Bakanın bu konuşmasını nasıl yorumluyorsunuz?

Konuşmasını tek kelimeyle ürpererek okudum. Ermenilerin katliamını itiraf eden ve onaylayan bu zihniyet bugünkü sorunların çözümünü de homojenlik üzerine kurmayı ister. Bu zihniyet gayrimüslimlerin, Alevilerin ve Kürtlerin sorununu çözemez. Aksine Kürt sorununda daha fazla şiddet, acı yaşatır.

►Bakan, Ermeni tehcirini mi savunuyor?

Açıkça tehcir çok gerekliydi ve olmalıydı diyor. Benim esas kaygım şu. Vecdi Gönül’ün bu sözlerine Başbakan’dan ve Hükümet’ten bir eleştiri olmadı.

►Böyle konuşma cesaretini nereden buluyor?

Sorun bu zaten. AKP 2005’ten beri gelgitler yaşıyor. Demokratikleşme hedefinden uzaklaşınca AKP içindeki o derin milliyetçi zihniyet ortaya çıkıyor. Bugün AKP’deki milliyetçi damar her zamankinden daha ‘pervasız’. Çünkü bugüne dek AKP’yi tipik bir devletçi sağ parti olmaktan üç unsur alıkoydu. Bunlar, Avrupa Birliği, AKP içindeki demokratlar ve AKP dışındaki demokrat çevreler. Bugün AKP yönetimi bu üç unsuru da dışlıyor.

►Türkiye ırkçılığa mı kayıyor?

Türkiye, günlük yaşamda ve siyasal kültürde güçlü bir ırkçı damara sahip bir toplum haline geliyor. Gündelik ırkçılık çok arttı Türkiye’de. Yani ırkçılık normalleşti. Irkçılığın normalleşmesinin yaratacağı felaketlerin neler olduğunu anlamak için dünyadaki örneklerinin yaşattığı acılara bakmak yeterli. Bu ırkçılık demokrasinin temellerini yok ediyor ve Türkiye’de toplumun kutuplaşmasını ve giderek birbirini boğazlayacak noktaya sürüklenmesini kolaylaştırıyor. Nitekim son bir yıldır Türkiye’de işkence olayları, gözaltında ve cezaevinde ölümler, sokakta kurşunlanmalar arttı. Bütün bu olaylar birbiriyle bağlantılıdır.

►Türkiye militerleşiyor mu?

Son beş aydaki gidiş sivilleşme değil, militerleşme gidişidir. Yaşadıklarımız militarizme, milliyetçiliğe ve otoriterliğe hızlı bir kayışın işaretleridir. Eğer Başbakan sertlik yanlısı konuşmalarına devam ederse, Türkiye daha derin kutuplaşmalar yaşar, demokrasiden daha da uzaklaşır. Milliyetçilik, otoriterlik, ırkçılık, Türkiye’nin her yanını sarar. Türkiye taşralaşır. Ama Türkiye’de demokrat güçlerin de sayılarıyla orantılı olmayan ölçüde etkili olduklarını da unutmamak gerekir.

►Nasıl etkili olabiliyorlar?

Etkililer çünkü Türkiye’de güçlü bir vicdan var. Ben Türkiye’deki bu vicdana güveniyorum. Unutmayalım ki AKP’nin içinde demokrat insanlar var.





4 Yorum Links:







Older Posts Home Subscribe to: Posts (Atom)

██Kerkük

██Gündem

██ Kürdistan



Türkiye, Saddam Hüseyin rejimininden sonra Kürtlerin bütün kazanımlarını azaltmak için her yolu deniyor



BAŞKAN BARZANİ: ‘’KERKÜK KONUSUNDA HİÇBİR ŞEKİLDE PAZARLIK YAPMAYACAĞIZ’’



Kerkük’teki Patlamanın Faili İstanbul’da Kaçırıldı



Ankara Kerkük'ten memnun



Kürtlere Kerkük’te Türkiye, Irak ve Suudi Arabistan kuşatması!



Irak Dışişleri Bakanlığından, Türkiye’ye: Kerkük’e karışma



Türk hükümeti, Federe Kürdistan’ın içişlerine karışacağını “tehditlerle” teyit etti! Halkın İddianamesi (1-2-3-4-5-6)



'Cantürk'ü ve Buldan'ı biz öldürdük'



Basın hürdür ama...



Türk adaletinden (!) Türklere “Kürde ölüm tehdidi” özgürlüğü!



'TSK bünyesindeki' ERGENEKON



Beyaz soykırım : Kürtlere siyasi ve askeri asimilasyon



Basın düşmanları: Türkiye, İran, Suriye



'Kürtçe gazetenin basılması, dağıtılması, okunması sürekli engellenmekte : Hani serbestti?



Kürt medyasında 4 ayda 9 kapatma cezası Kürdistan’da geliştirilen Islamcı Hareket



Hizbullah-Ergenekon ilişkisi, devlet ilişkisidir



Domuz bağlı Ergenekon - Hizbullah ilişkisi



KIBLESI ANKARA SERMAYESI CEHALET DINI PARA TURK HIZBULLAH'I TEKRAR SAHNEDE...*



Ergenekon dava dosyasındaki ‘MİT raporunda’ Fethullah Gülen’in birçok faaliyeti sıralandı.



Hakkâri Valiliği,Diyanet ve Gülen Cemaati Şemdinli’ye El Attı



Economist: AKP Kürtleri kazanmak için İslamı kullanıyor









Giriş (RSS)

Yorumlar (RSS)

Kürt düşmanlığı Facebook'ta : “En iyi Kürt ölü Kürt'tür, Kürtlere soykırım yapılsın”



Ağda, Özellikle Kürt ulusuna dönük faşist söylemler öne çıkarken coğrafyamızda yaşayan diğer ezilen uluslara dönükte şovenist yaklaşımlar sergileniyor.

Siz gercek kimliginizi nasil tanimliyorsunuz?

Türk Savaş Uçaklarının Kendekolê Katliamı



Kendekolê'de bir vahşet anı, 'Uçaklar vurdu, vurdu, vurdu', 30 kişi öldürüldü, İlk saldırı 1992'de gerçekleşti, Tanıklar katliamı anlatıyor, Manzara tam bir vahşetti, Çıplak ayaklarla yola düştük, 45 dakika bombaladılar, Çocuklarımla kayalıklara sığındık, Bombaların hedefi bizdik, 'Baba ölecekmiyiz?'





Kürt İşadamlarını Biz Öldürdük



Korkut Eken'in bulunduğu İzmir Urla'da bir askeri kışlada silah ve bomba eğitimi aldığını, Tarık Ümit tarafından kendisine sahte polis kimliği ile pasaport çıkarıldığını da itiraf eden Cavit, Kürt işadamları Savaş Buldan, Adnan Yıldırım, Hacı Karay, Fevzi Aslan, yeğeni Salih Aslan, Behcet Cantürk ile şoförü Recep Kuzucu'nun infaz edilmesi olayına tanık olduğunu söylüyor.

Diyarbakır Valisi mi AKP ‘lilerle cemaatlerin Valisi mi?



Diyarbakır Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İl Genel Meclisi’nin, DTP’lilerin içinde yer aldığı yoksullukla mücadele derneğine ödenek ayırmasını engelledi. Ancak, Vali Mutlu, dinci cemaatlere devlet imkanlarını seferber ediyor.

Lice katliamından Başbuğ çıktı



Derginin “14 saat teröristlerle çatıştı” diye verdiği Lice olayları gerisinde yüzü aşkın cansız beden bırakmıştı.

Şengal katliamı unutulmuyor



Güney Kürdistan’ın Şengal kentinde yaşayan Êzidî Kürtlere yönelik katliamın üstünden bir yıl geçti. Federal Kürdistan Bölgesi dışında bırakılan Musul’un Şengal İlçesi’nde geride bıraktığımız 2007 yılının 14 Ağustos’unda, Türkiye ve Suriye’nin ortak düzenlediği saldırı sonucu gerçekleştirilen Êzidî katliamında yaklaşık 700 kişi yaşamını yitirmiş, binin üzerinde kişi ise yaralanmıştı.

Türk hükümeti, Federe Kürdistan’ın içişlerine karışacağını “tehditlerle” teyit etti!



Kerkük'te İran, Türkiye, Suudia Arabistan'ın anti-Kürt ittifakı ve ITC parmağı...

Kadın tutuklular taciz ediliyor!



Burada bulunan siyasi tutuklulara sindirme ve teslim alma adı altında psikolojik baskı ve açlıkla terbiye etme mantığıyla yaklaşıldığını belirten Kotay, bugüne kadar birçok cezaevlerinde aynı yöntemler uygulandığını, ancak hiçbir zaman başarıya ulaşılamadığına dikkat çekti.

Diyarbakır’da muhbirlik eğitimi



Terörle Mücadele Şubesi , sorduğu sorularla öğrencilerin ağızlarını arayarak, farkında olmadan onları, aile ve çevrelerinin alışkanlıkları hakkında bilgi vermeye zorlamakta ve böylece muhbir konumuna düşürmekte...

Halkın İddianamesi (1-2-3-4-5-6)



Aygan'ın itirafları, Patlayıcı ABD'den, İlk hedef Mustafa Özer, Mumcu cinayetinde JİTEM parmağı, Yeni Ülke'yi Tilki bombaladı, Özgür Halk bombalandı, Musa Anter katledildi,JİTEM'de Veli Küçük dönemi, Cinayetler hız kesmedi, Aygan'ın anlattığı yargısız infazlar, Harbi Arman'ı Yeşil vurdu, Bitlis'i Ersever mi öldürdü? Ersever öldürüldü, Perinçek: Çiller Özel Örgütü, MİT: Talimatı Avcı verdi, Dosya Meclis'e gönderilmedi, Çiller ve Ağar'dan 'bin operasyon', Devletin tetikçi ordusu: JİTEM, Yeşil'e Yılmaz'a suikastten dava, JİTEM'ciler çek-senet işinde, Susurluk ifadeleri emniyette kayboldu

Kürdistan’da geliştirilen İslamcı Hareket



’’İşte cuntacıların Mart 1986'da askeri helikopterlerden attırdıkları el ilanları: "Vatandaş! Bakın en yüce İslam dini size ne emrediyor... Sizinle savaşanlara karşı Allah yolunda siz de savaşın. Allah tecavüzkarları sevmez. (Kur'an-ı Kerim Bakara Suresi, 140. ayet)

'Faili devlet' yargılansın



Mağdurlar Ergenekon davasına müdahil olmaya hazırlanırken, bizzat fail olarak devletin yargılanması gerektiği belirtiliyor, Ekler 'Fail devlet' diyor, Genelkurmay ve MİT reddetmişti, Devlet sırrı devletindir, Özel Harp Dairesi devlete ait, Fişleme Özel Harbin rutin işi, Devlet kimdir?

Aslan payı askere



AKP hükümeti Bölge illerinde ekonomik kalkınmayı başaracaklarını ileri süredursun, Bölge'ye ayrılan kaynaklardan aslan payı asker ve polise gidiyor...

Bölge alev alev yanıyor



İHD 2008 yılı ilk altı aylık raporuna göre geçen ay Bölge'de 22 alanda yangın çıktı. Temmuz ayı başından bu yana ise en az 17 alanda yangın çıktı.

'Sayın yargıç, Öcalan'ın rolü kalıcı barışın teminatıdır'



'PKK halktır, halk burada!' sloganıyla sokaklara dökülen milyonlarca yurttaşımızın çığlığından süzülen mesajı doğru okumak gerekir. Kürt halkının barış, özgürlük ve eşitlik istemlerini 'terörizm'le tanımlamak halkımızı incitmektedir.

Bir 'iyi çocuğun' itirafları :



infaz, bombalama, tecavüz, işkence, suikast!

TÜRKİYE'DE İŞKENCE VE İŞKENCE TARAFTARLARI ARTIYOR...



Türkiye'de 1980 yılından bu yana 1 milyon kişinin işkence gördüğü belirtiliyor... Yapanlar korunuyor, görenler yargılanıyor!

Bu da Almanların "Kürt sorununa" bakış açısı...



Kürt önergesi Alman parlamentosunda!

WPO RAPORU :‘’TÜRKLERİN %51’İ İŞKENCEDEN YANA’’



Tecavüz ve cinsel işkence... Soğuğa maruz bırakma...Yakma ve sigara söndürme işkencesi... Askı ve Kaba Dayak!

Osmanlı'dan AKP'ye...



Çözüm Getirmeyen YAKLAŞIMLAR...

Beyaz soykırım :



Kürtlere siyasi ve askeri asimilasyon

Fethullah Gülen'den skandal Risale çarpıtmaları



Cemaat ve Politika... Said-i Nursi El Kürdi... Devlet... Ve Kürt, Kürdistan gibi kelimeleri...

İş çöp toplamak...



Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Gününde

Bir Göç raporu...



Göç duruyor : 21 ilin nüfusu yüzde 1.4 azalarak 11 milyon 188’e geriledi.

iMZA KAMPANYASI



Almanya´nin Roj-Tv ye karşı yasaklama kararı münasebetiyle biz Sol Parti olarak eyaletimizden başlayarak bütün Almanya genelini kapsayacak şekilde geliştermeyi planladığımız imza kampanyasına bütün ilereci-demokratlarin katılmasını beklemekteyiz.

FKB GÜVENLİK AJANSI BAŞKANI: “ IRAK ORDUSUNUN XANEQİN’E GELİŞİ SİYASİDİR”

Bir Yılan Hikayesi: ABD-Irak Güvenlik Anlaşması Görüşmeleri

PARLAMENTO BAŞKANI MÜFTÜ: “SİLAH ALIMI İLE İLGİLİ TUTUMUMUZ YANLIŞ ANLAŞILDI”

TALABANİ, KERKÜK’TE BUSH’A YAKIN DURUYOR

KÜRTLER 36. PARALELE RAZI MI?

MÜFTÜ: ''KERKÜK İL MECLİSİ KARARINI DESTEKLİYORUZ.''

Saddam’la tek sorunumuz Kerkük'tü, Şengal ve Xaneqin’in Kürdistan’a bağlanması kabul edilmişti

Barzani: “24. Madde Bölge Devletlerinin Oyunuydu”

Hewler’de terörist bir eylem düzenlemek isteyen bir kadın intihar eylemcisi yakalandı

“Eğer Kürtler birleşirse Irak’lılar kriz ve kaos yoluyla gerçekleri saptıramazlar’’

BAŞKAN BARZANİ: ‘’YASANIN ENGELLENMESİ DURUMUNDA KERKÜK’Ü KÜRDİSTAN’A KATARIZ’’

Kürd güçler bölgeden çekilmekten memnun değiller

Kürtleri komisyondan attılar

Talabani vasiyetinde “Barham Salih Cumhurbaşkanı olsun” dedi

FKB : Iraklılar 140.Maddeyi Askerî Güçle Engellemek istiyor

Başkan Barzani :Anayasanın İhlal Edilmesi Kabul edilemez”

Türkiye'nin harekât hedefi PKK'nin tasfiyesi, Güney Kürdistan'ın ise kontrolü

IRAK ASKERLERİ XANEQİN’DEN ÇEKİLİYOR

Irak güçleri Xaneqin’e girdi, Kürtler protesto etti

Kürtler adım adım geriliyor

Irak ordusu KDP ve YNK bürolarını bastı!

“Telebimiz reddedilirse, Irak bakanlıklarıyla ilişkilerimizi keseceğiz’’

Devletin Irak Türkmenleri üzerindeki planları ortaya çıktı

Crocker: “Amerika Hiçbir Şekilde Kürtlere Sırtını Dönmeyecek”

İşte Katliamların TSK ibareli 'GİZLİ' Belgesi

RUS KONSOLUS: “BİZ KÜRDİSTAN’A AYRI BİR ÖNEM VERİYORUZ’’

Crocker, “Erbil - Bağdat Sorunları, ‘anahtar Iraklılarda olacak şekilde’ çözülmeli”

Türk Ordusu Misket Bombaları ile Sivil Halka Zarar Veriyor

Şengal Katliamı bir başlangıçtı

Kerkük üzerinden nüfuz savaşı

Şii Lider Sistani: “KERKÜK’ÜN GELECEĞİNİ KERKÜK HALKI BELİRLEYECEK”

Türkiye, Irak’ı siyasi krizin eşiğine getirdi

Dr.MAHMUT OSMAN: ‘’IRAK’TAN KERKÜK’E GÜÇ KAYDIRMAK ARAPLAŞTIRMA ANLAMI TAŞIYOR’’

Kandil’den Kerkük mesajı:Sömürgeciler Kürtleri denetim altında bulundurmak için Kerkük’ü enegelliyorlar”

Türkiye, Saddam Hüseyin rejimininden sonra Kürtlerin bütün kazanımlarını azaltmak için her yolu deniyor

BAŞKAN BARZANİ: ‘’KERKÜK KONUSUNDA HİÇBİR ŞEKİLDE PAZARLIK YAPMAYACAĞIZ’’

BAŞKAN BARZANİ: “KERKÜK’ÜN BÜTÜN OLUŞUMLARI İÇİN ÇALIŞACAĞIZ’’

Kerkük’teki Patlamanın Faili İstanbul’da Kaçırıldı

Ankara Kerkük'ten memnun

Kerkük'ü bekleyen ciddi tehlike

Kerkük, Küdistan'a bağlanmadıkça ne Kürdistan özgürleşecek ne de Kürdler rahat yüzü görecektir!

Irkçı Arap aşiretlerinden Kerkük’te Kürtlere karşı sonsuza dek şavaşma kararı

Barzani: Artık yeter

TARAFLAR UZLAŞAMADI...KERKÜK TATİLDEN SONRAYA BIRAKILDI...

Musul’da 500 Kürde ait toplu mezar bulundu

Kürtlere Kerkük’te Türkiye, Irak ve Suudi Arabistan kuşatması!

Irak Dışişleri Bakanlığından, Türkiye’ye: Kerkük’e karışma

Türk hükümeti, Federe Kürdistan’ın içişlerine karışacağını “tehditlerle” teyit etti!

Kerkük = Kürt sorunu

BAŞKAN BARZANİ: ‘’DIŞ GÜÇLERİN AJANDASI KERKÜK’TE BAŞARIYA ULAŞMAZ’’

KERKÜK İL MECLİSİNİN TALEBİ İÇİN UYGUN BİR YOL SUNULACAK

Barzani ile röportaj

BAŞKAN BAZRANİ: ‘’ DIŞ GÜÇLERİN KERKÜK’TEKI AMAÇLARINA HİÇBİR ŞEKİLDE YOL VERMEYECEĞİZ’’

“140.MADDE ÖLDÜ DİYENLER IRAK’IN PARÇA PARÇA OLMASINA TAHAMMÜL ETSİNLER’’

Hişyar Zebari’nin ağzından Irak

BAŞBAKAN NEÇİRVAN BARZANİ: MALİKİ 140.MADDENİN UYGULANMASINDAN YANA’’

KERKUKİ : ''DE MİSTURA , RAPORUNDAKİ HATALARI İTİRAF ETTİ''

‘’KÜRDİSTAN HALKININ 140.MADDENİN UYGULANMASINI İSTEMESİ TABİİ BİR HAKTIR’’

IRAK PARLAMENTO BAŞKAN YARDIMCISI TAYFUR: ''TÜRKİYE İÇ İŞLERİMİZE KARŞIYOR''

BAŞKAN BARZANİ VE BUSH TELEFONLA GÖRÜŞTÜ: YEREL SEÇİM YASASI DEĞERLENDİRİLDİ

Emir Türkiye’den geldi

BAŞBAKAN BARZANİ İLE PARLAMENTO BAŞKANI MÜFTÜ BİR ARAYA GELDİ: ''DE MİSTURA RAPORU KAYGI VERİCİ..."

BM'nin Kerkük raporuna Güney Kürdistan Parlamentosundan ret

Kerkük'te seçim var referandum yok

KÜRDİSTAN İTTİFAK LİSTESİ, BM'NİN 140. MADDE İLE İLGİLİ ÖNERİLERİNİ GÖRÜŞMEK ÜZERE TOPLANIYOR.

DR.MAHMUT OSMAN: "BM'NİN 140.MADDE KONUSUNDAKİ ÖNERİLERİ OLUMSUZ"

KERKÜKLÜLER KARARI ‘’KÜRDİSTAN BÖLGE YÖNETİMİNE BAĞLANMAK İSTİYORUZ’’

'Kerkük Kürtlerin yüreğidir'

YNK : Türkmen Cephesi 4 Kürdü öldürdü

'Ergenekon'un avukatı' Baykal'ın açıklamaları ve ITC saldırısı failleri gösteriyor

Kerkük'te İran, Türkiye, Suudia Arabistan'ın anti-Kürt ittifakı ve ITC parmağı

KERKUK ,ERBiL’DEN SONRA SÜLEYMANİYE’DE BÜYÜK PROTESTO

KÜRDİSTAN BÖLGE BAŞKANLIĞI’NDAN İNTİHAR SALDIRISINA KARŞI SERT KINAMA...

ERGENEKON IRAK FELLUCE’YE NE GÔNDERDI?

İsyan çağrısından sivil katliama

ITC , ‘’HALKA ATEŞ AÇIN’’ TALİMATI VERDİ...

Sağlık Bakanı: Kerkük'te 25 kişi öldü, 180 kişi yaralandı

BAŞKAN BARZANİ: “BA’S REJİMİNDEN ÖNCE KÜRDİSTAN BAĞIMSIZ BİR DEVLETTİ, ANCAK KÜRDİSTAN PARLAMENTOSU IRAKLI KARDEŞLERLE YAŞAMAYA KARAR VERDİ”

Önümüzdeki dönem içerisinde Kürd-Sünni ittifakı yaşanabilir.

BAŞKAN BARZANİ: ‘’KERKÜK KONUSUNDA HİÇKİMSENİN ATEŞLE OYNAMASINI İSTEMİYORUZ’’

2008 yılında koparılan bölgelerin tekrar Kürdistan Bölgesi’ne bağlanmasını temenni ediyoruz. Başarı Kürdistan halkı ve hükümetinindir

Kürdistan Bölgesi’ndeki son gelişmeler, Türkiye’nin bombardımanları, 140.madde ve Kürdistan Bölgesi sınırları ile Irak sınırlarının korunması

140.MADDE...

İHSAN:Irak daimi anayasasının 140. Maddesinin uygulanması için kurulan Yüksek Komisyonun ileriye yönelik olumlu adımlar attığını'' söyledi.

Kerkük ve diğer koparılmış bölgelerinin durumunun anayasada öngörülen şekilde normale dönüştürülmesi

Kürd İttifakı:'Referandumun 2-3 ay için ertelenmesi sorun teşkil etmiyor'

Katliamcı devletler Kerkuk referandumunu erteletti!

Şengal Katliamı: 500 ölü, 400 yaralı

Kerkük referandumunun yapılması için süreç hızlandı

KERKÜK BİR KÜRT KENTİDİR





KurdTime RecentPosts

OSMAN: “MALİKİ’NİN GÖREVDEN ALINMA ZAMANI GELDİ”

Milis güçleri anayasaya aykırı

Kürtlerde göz oymacılık

İHH'nın Kürt Raporu

Türkiye Korku Cumhuriyeti

Kürt Aleviler: Kirli siyasete alet olmayacağız

BAŞKAN BARZANİ: “KÜRTLERİ ENFAL VE KİMYASAL SİLAHLARLA YOK EDECEKLERİNİ DÜŞÜNENLERİN KADERİ SADDAM GİBİ OLUR”

Şeyh Said İsyanın bilinmeyen yönleri!

Jane's Defence: Öcalan Türkiye'nin siyasi liderlerinden

İsviçre basınında Erdoğan boykotu!

Kürtler asimile edilmelidir... Kürtlerin şehirlere yerleşmesi engellenmelidir...



T.C.'nin Kürt Politikasi burada... İsmet İnönü'nün Şark Seyahati Raporu [1935]

Kürtler İçin Umum Müfettişliği Kuruldu [25 Haziran 1927]



Abdullah Alpdoğan’ın sunduğu raporda yer verdiği şu satırlar, cumhuriyetin Kürtlere yaklaşımını ortaya koymaktaydı: “… Soyadı Kanunu Kürt mıntıkasında Türk soyu adları soyadı olarak halka verilmekte ve bu adlarla kendileri çağrılarak tatbik edilmektedir. … Türkçe bilmeyen çocuklara bu mekteplerde Türkçe öğretiliyor. Türk duygusu aşılanıyor.

Tarihe Kazınmış Belgeler;



Kürt Soykırımları

Kürt Aşiretleri



Kürdistan'ın dört parçasından...

Türkiye'ye Türklerin ve Kürtlerin yaşadığı topraklar dendiği halde...



Lozan görüşmelerinde Kürtler bulunmadılar... Artık Lozan Kürtleri yok!

Kerkük üzerinden nüfuz savaşı



Devrik Irak Diktatörü Saddam Hüseyin döneminde ABD, İngiltere ve Türkiye tarafından halklar için cezaevi haline getirilen Kerkük, bugün savaş senaryolarına sahne yapılmak isteniyor. Bu aktörlere İran, Suudi Arabistan, Suriye de eklenmiş durumda...

'Türküm, Türk doğdum, Türk olarak öleceğim' dedirtebilmek için...



Esat Oktay Yıldıray, 'Size öyle şeyler yapacağım ki değil örgüte ve ailenize, kendinize bile bir faydanız olmayacak. Hiçbiriniz elimden sağ kurtulmayacaksınız. Kıbrıs savaşında nasıl ki rakımı yudumlayarak Rum kadınlarının göğüslerini kasatura ile doğradıysam sizleri de aynı uygulamalardan geçireceğim'

1937-38 DERSİM JENOSİDİSİNİN KRONOLOJİSİ



'Evladı Kerbela'yız. Günahsızız. Ayıptır. Zulümdür. Cinayettir'

Alınak 35 yıl sonra 2. kez cezaevinde : “Bu maskeli faşist düzeni teşhir ediyorum”



"Yıl 2008, yine suçlu sandalyesinde ve cezaevi yolundayım. On yıllar geçmiş ama hiçbir şey değişmemiş. Şu bilinsin ki, çocuklar öksüz kalmasın diye annelerin yürekleri dağlanmasın diye, insanlar özgür ve mutlu olsunlar diye sadece özgürlüğümüz değil, bin canım olsa binini de feda ederdim. Özgürlüğün istediği bedeli ödemek üzere cezaevine gidiyorum"

Kürt Şehri Musul Bölüşülemedi [23 Ocak 1923]



Şeyh Mahmud Berzencî, İngiliz ve Arap yönetimine karşı ayaklanmakta ve Musul’u da içine alan bir Kürdistan haritası ile bağımsızlık istemekteydi...

Şark Islahat Planı gereği...



Türkiye'nin batısına sürgüne gönderilen Kürtler, boyunlarına takılan zincir ve ayaklara bağlanan prangalar ile ıslah edilmeye çalışılıyor…[24 Eylül 1925]

Kürdistan Kralı Kimdir?



"Şeyh Mahmud Berzencî"

Kürdistan Eyaleti



...Aynı yıl Kürdistan adıyla madalya bastıran Abdülmecid, Kürdistan sorunu karşısında Meclis-i Vâlâyı Ahkâmı Adliye’nin önerisi üzerine Kürdistan Eyaleti’nin kurulmasını gerekli buldu. 14 Aralık 1847 (5 Muharrem 1264)

II. Abdülhamit'ten AKP'ye



Siyasal İslam ve Kürdler...

Sular altında kalacak olan Hasankeyf dışında Kürdistan



Ancak Ilısu Barajının yutacağı tek insanlık mirası Hasankeyf değil. Tarih öncesi çağlara ışık tutan tam 11 arkeolojik alan da sular altında kalacak.

AKP medyasının yeni dönem görevi



Ergenekon'u Kürt karşıtlığına çevirme, yeni askeri saldırı ve katliamlara zemin yaratma, Kürtlerin özgürlük umudunu kırma ve yerel seçimlere bu psikolojik üstünlükle girme planı devreye girmiş bulunuyor. Fethulah Gülen, Başbuğ, Erdoğan el ele vermiş yeni 'Ergenekon' destanları yaratmaya koşuyorlar.

Şok itiraf:



Ergenekon milisleri Kürtleri temizleyecekti! ‘GENELKURMAY SİLAH DAĞITACAKTI’ SAVCI GENELKURMAY'I SORMADI, PAMUK, TUNCEL, ERDOĞAN'I ÖLDÜRECEK, BAYDEMİR'İ VURACAKTI!

Kürt illerinin asıl isimleri



Araştırmacı Nûhat Akdag´ın NAVÊ BAJARAN Çalışması...

TBMM’de Kürtçe tahammülsüzlüğü



DTP’li Nuri Yaman’ın önerisine, AKP’li Başkan Necdet Ünüvar ile CHP ve MHP’li üyeler karşı çıktı.

Bir zamanlar 'Erivan Radyosu'



1939 tarihinde ise, Irak'ta kurulan ve Kürtçe yayın yapan Bağdat Radyosu ile takriben aynı dönemde, İran'da da Kürtçe yayın yapan Urmiye Radyosu mevcuttu. Fakat bu iki radyonun yayın dilleri, Fars ve Arap dili etkisinde kaldığından Türkiye'deki Kürtlerce rağbet göremedi. Bunun tam tersi olarak Erivan Radyosu, anlaşılır Serhat şivesiyle yayın yaparak, müzikte de enstrüman olarak genelde Kürtlere has Bilur ve Fiq (Kaval ve Mey) kullandı.

Mgk Raporu :Türkleşme oranı en fazla Kürtler'de...



Kürt nüfusu 12 milyon 600 bini aşıyor...

Beş yılda 1000 namus cinayeti :



Türklerde işliyor… Azmedenlerle sanıkların yarısı “malesef” Kürt!

Türkiye'yi yöneten 50 kişi içinde Abdullah Öcalan’da var!



Türkiye’yi yöneten 50 kişi kim?

'TSK bünyesindeki' ERGENEKON



Kürtler, 'Tutuklananlar devede kulaktır, asıl deveye dokunun' diyor...

Küllenmeyen yangın: Sivas Katliamı



15 yıl önce 2 temmuz'da 33 aydın, 2 otel görevlisi ve 2 yurttaş 37 kişi Sivas Madımak otelde çıkarılan yangında öldüler.

Kardeş Türküler



Grubun 15 yıllık macerasını ele alan ‘Kardeş Türküler- 15 Yılın Öyküsü’ adlı kitap da konserle aynı gün kitapçılarda olacak.

Genelkurmay’dan sonra bu da AKP'nin "gizli" eylem planı!



Kürtçe özgür olmayacak, Kürt basını ve belediyelerine karşı işlem , Newroz paranoyası, Köye dönüşe izin yok, Mezarlıklar kontrolde tutulacak, Kürtlere yakın aydınlar hedefte, Propaganda birimleri ve medya oluşturulacak, Sakıncalı köyler, Ajan çocuklar...

Welat için mücadeleye



Türk yetkilileri bugüne kadar, William, Waly adında birini sınırdan geri çevirmediklerine göre, düşmanlık Kürt diline...

Sovyet Kürtlerinin Büyük Özlemi:



Kızıl Kürdistan..!

Rojin : Medya patronları aranıp korkutuluyor bence



“Benimle Kürtçe bir şarkıda düet yapması için tanınmış birçok sanatçının kapısını çaldım. Yalnızca Sezen Aksu'dan olumlu bir cevap alabildim”

Ödül, ölümlerin sorumlusuna!



Newroz kutlamaları sırasında terör estiren Van Emniyet Müdürü'ne Vali takdirname verdi

İran’da Çatışmalar Şiddetleniyor



"İran, bölgede hiç PJAK güçleri olmamasına rağmen günlerce köylerimizi bombaladı. İran taktiğini Türkiye'den almış diye düşünüyorum..."

Tarihsel sıralamaya göre "bazı" Bağımsız Kürt Devletleri-Yönetimleri:



Kürdistan, Kasr-ı Şirin (1639) ve Lozan Antlaşmasıyla (1923) dört parçaya bölünmüş, Ortadoğu'da 550.000 kilometrekare yüzölçümüne sahip bir ülkedir.

TÜGİK Raporu : Bölge her şeyden mahrum



'Güneydoğu Raporu'nda 2002-2006 (Akp döneminde) Bölge'ye yapılan yatırımların, Türkiye toplamındaki payı yüzde 4.4...

Güney Kürdistan medyasında İsrail-Kürdistan ilişkileri



“İsrail Kürdistan ile ilişki kurmak istiyorken Kürdistan İsrail ilişkisinden utanıyor”

Güney Kürdistan’daki Üniversiteler



"Cazip bir seçenek gibi duruyor"

Adım adım gerçekleşiyor...



Işte gündemin yol haritasi : Phillips Raporu

Tüm olumsuzluklara rağmen bir cazibe merkezi : Kürdistan



Bir çok ABDli şirketin Kürdistan Bölgesi ve Irak’a yatırım için geleceği bildiriliyor...

Dtp Kongresinde konuşan Türk : Fırat'ın doğusundaki Ergenekon'u temizleyin



"...Kürt sorununun çözümü, sadece Kürtlerin değil, aynı zamanda Türklerin, Çerkezlerin, Lazların, Alevilerin, Ermenilerin ve diğer tüm toplulukların özgür yurttaşlar olmasının önünü açacaktır"

En Son Haberler

▼ 2008 (1219)

▼ November 2008 (58)

▼ Nov 22 (1)

OSMAN: “MALİKİ’NİN GÖREVDEN ALINMA ZAMANI GELDİ”

► Nov 21 (1)

Milis güçleri anayasaya aykırı

► Nov 20 (1)

BAŞKAN BARZANİ: “KÜRTLERİ ENFAL VE KİMYASAL SİLAHL...

► Nov 19 (2)

Jane's Defence: Öcalan Türkiye'nin siyasi liderler...İsviçre basınında Erdoğan boykotu!

► Nov 18 (4)

Kürtçe camide de yasak!Maliki tehlikeli Güney planıAKP’nin milliyetçiliği Çiller’den tehlikeliPompalı Recep’in adamları azdı

► Nov 17 (1)

BAŞKAN BARZANİ: “HERHANGİ BİR ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİN...

► Nov 16 (4)

OSMAN: ‘’ KÜRTLER MALİKİ’NİN HÜKÜMETİNDE FAZLA KAL...Değişen bir şey yok Gözüm'Türkiye'nin adını değiştirecekti'Ankara'da Kürt karşıtı Diyarbakır'da Kürtsever

► Nov 15 (1)

AKP'nin Türkiye'si

► Nov 14 (3)

Kürtlerle Maliki arasında “milis” gerginliği'70 yıl sonra Dersim 1938'Ayrım yapmıyormuş yalanı

► Nov 13 (3)

Baydemir: Asıl pislik Erdoğan'ın siyasetiÖcalan niye devlet istemiyor!Roj TV Türkiye'de en çok izlenen 13. kanal

► Nov 12 (2)

İRAN’DAN KÜRDİSTAN’IN DOĞUSU’NDAKİ BÖLGELERDE YENİ...85 Yıllık Türkiye'den, 1000'lerce yıllık Kürdistan...

► Nov 11 (3)

'Başbakan'ın sözlerinden sonra linç girişimleri ar...Mardinli olduğunu söyleyince linç edildiGüney Kürdistan'da sansür Türkiye'yi aratmıyor

► Nov 10 (2)

Türk ırkçısı Arnavut göçmeni Diyarbakır'lı karanlı...Kürtler fiili olarak kazanacaktır

► Nov 09 (3)

Aleviler 'Ayrımcılığa hayır' dediErdoğan ÇillerleşiyorKürtçe müzik dinlediği için bıçaklanan genç yaşamı...

► Nov 08 (3)

BAŞKAN BARZANİ FRANSA DIŞİŞLERİ BAKANI KOUCHNER İL...'Ya sev ya terk et' istifa getirdi!Clinton’dan farklı olmaz!

► Nov 07 (1)

Obama’ya duyarlılık çağrısı

► Nov 06 (8)

Kürtler güçlü bir şekilde özgürlük istemiyorDevlet terörü‘’SİZİ KÜRDİSTAN HALKI ADINA KUTLUYORUM’’Alevilerden Ankara'ya tarihi yürüyüşAKPli Korucular rastgele mahalle taradıVekil DTP’li oluncaBeyazlardan 50 milyon oySEFİN DZEYİ, "WASHİNGTON’UN UZUN VADELİ STRATEJİLE...

► Nov 05 (3)

Başbakan'ın sözlerinin yankısı: Kürtçe konuşan yur...TBMM Newroz'daki ölümleri görmedi, polisi akladıİlk siyahi ABD Başkanı Obama'dan zafer konuşması

► Nov 04 (3)

Erdoğan ırkçılığı sürüyor: Pompalı tüfekle saldırı...Ümit Fırat: Başbakanın Tek Millet Söylemi Anti-Dem...Erdoğan'a son tokat Colemerg'den

► Nov 03 (3)

Türk: Kimi kimin vatanından kovuyorsun!

► Nov 02 (3)

► Nov 01 (3)

► October 2008 (57)

► Oct 31 (1)

► Oct 30 (2)

► Oct 29 (3)

► Oct 28 (1)

► Oct 27 (5)

► Oct 25 (4)

► Oct 24 (2)

► Oct 23 (3)

► Oct 22 (1)

► Oct 21 (3)

► Oct 20 (3)

► Oct 19 (1)

► Oct 18 (3)

► Oct 17 (2)

► Oct 16 (1)

► Oct 15 (1)

► Oct 14 (1)

► Oct 13 (3)

► Oct 12 (1)

► Oct 11 (1)

► Oct 10 (1)

► Oct 09 (2)

► Oct 07 (1)

► Oct 06 (5)

► Oct 04 (1)

► Oct 03 (1)

► Oct 02 (3)

► Oct 01 (1)

► September 2008 (96)

► Sep 30 (2)

► Sep 29 (1)

► Sep 28 (1)

► Sep 26 (2)

► Sep 25 (2)

► Sep 24 (3)

► Sep 23 (6)

► Sep 22 (2)

► Sep 21 (2)

► Sep 20 (3)

► Sep 19 (2)

► Sep 18 (3)

► Sep 17 (2)

► Sep 16 (3)

► Sep 15 (5)

► Sep 14 (5)

► Sep 13 (3)

► Sep 12 (5)

► Sep 11 (3)

► Sep 10 (7)

► Sep 09 (6)

► Sep 08 (1)

► Sep 07 (4)

► Sep 06 (3)

► Sep 05 (3)

► Sep 04 (4)

► Sep 03 (2)

► Sep 02 (4)

► Sep 01 (7)

► August 2008 (261)

► Aug 31 (2)

► Aug 30 (2)

► Aug 29 (3)

► Aug 28 (5)

► Aug 27 (5)

► Aug 26 (4)

► Aug 25 (2)

► Aug 24 (10)

► Aug 22 (7)

► Aug 21 (10)

► Aug 20 (17)

► Aug 19 (13)

► Aug 18 (7)

► Aug 17 (12)

► Aug 16 (13)

► Aug 15 (14)

► Aug 14 (12)

► Aug 13 (9)

► Aug 12 (13)

► Aug 11 (13)

► Aug 10 (11)

► Aug 09 (6)

► Aug 08 (15)

► Aug 07 (11)

► Aug 06 (9)

► Aug 05 (7)

► Aug 04 (7)

► Aug 03 (6)

► Aug 02 (10)

► Aug 01 (6)

► July 2008 (248)

► Jul 31 (9)

► Jul 30 (8)

► Jul 29 (10)

► Jul 28 (8)

► Jul 27 (6)

► Jul 26 (3)

► Jul 25 (3)

► Jul 24 (9)

► Jul 23 (12)

► Jul 22 (12)

► Jul 21 (7)

► Jul 20 (18)

► Jul 19 (14)

► Jul 18 (9)

► Jul 17 (9)

► Jul 16 (11)

► Jul 15 (5)

► Jul 14 (5)

► Jul 13 (9)

► Jul 12 (8)

► Jul 11 (6)

► Jul 10 (9)

► Jul 09 (9)

► Jul 08 (3)

► Jul 07 (8)

► Jul 06 (3)

► Jul 05 (5)

► Jul 04 (12)

► Jul 03 (4)

► Jul 02 (10)

► Jul 01 (4)

► June 2008 (188)

► Jun 30 (1)

► Jun 29 (5)

► Jun 28 (6)

► Jun 27 (4)

► Jun 26 (3)

► Jun 25 (7)

► Jun 24 (6)

► Jun 23 (10)

► Jun 22 (1)

► Jun 21 (4)

► Jun 20 (5)

► Jun 19 (12)

► Jun 18 (2)

► Jun 17 (8)

► Jun 16 (13)

► Jun 15 (10)

► Jun 14 (7)

► Jun 13 (11)

► Jun 12 (10)

► Jun 11 (10)

► Jun 10 (10)

► Jun 09 (7)

► Jun 08 (5)

► Jun 07 (10)

► Jun 06 (7)

► Jun 05 (9)

► Jun 04 (4)

► Jun 02 (1)

► May 2008 (46)

► May 29 (3)

► May 28 (3)

► May 27 (3)

► May 26 (1)

► May 25 (4)

► May 24 (1)

► May 22 (7)

► May 21 (2)

► May 20 (1)

► May 19 (1)

► May 18 (1)

► May 17 (2)

► May 15 (2)

► May 13 (3)

► May 09 (4)

► May 08 (3)

► May 06 (2)

► May 05 (1)

► May 03 (1)

► May 01 (1)

► April 2008 (88)

► Apr 30 (1)

► Apr 29 (1)

► Apr 28 (5)

► Apr 27 (2)

► Apr 26 (2)

► Apr 24 (5)

► Apr 22 (2)

► Apr 21 (5)

► Apr 20 (2)

► Apr 19 (2)

► Apr 17 (1)

► Apr 16 (3)

► Apr 15 (4)

► Apr 14 (1)

► Apr 13 (2)

► Apr 12 (4)

► Apr 11 (4)

► Apr 09 (4)

► Apr 08 (8)

► Apr 07 (7)

► Apr 06 (5)

► Apr 05 (7)

► Apr 04 (3)

► Apr 03 (5)

► Apr 02 (2)

► Apr 01 (1)

► March 2008 (80)

► Mar 31 (1)

► Mar 30 (3)

► Mar 29 (3)

► Mar 28 (5)

► Mar 27 (1)

► Mar 26 (4)

► Mar 25 (4)

► Mar 24 (3)

► Mar 23 (3)

► Mar 22 (4)

► Mar 21 (4)

► Mar 20 (6)

► Mar 19 (5)

► Mar 18 (1)

► Mar 17 (4)

► Mar 16 (3)

► Mar 15 (7)

► Mar 13 (2)

► Mar 12 (3)

► Mar 10 (1)

► Mar 08 (4)

► Mar 07 (2)

► Mar 06 (1)

► Mar 04 (2)

► Mar 03 (2)

► Mar 01 (2)

► February 2008 (48)

► Feb 29 (7)

► Feb 28 (8)

► Feb 27 (1)

► Feb 26 (2)

► Feb 25 (1)

► Feb 24 (8)

► Feb 22 (1)

► Feb 21 (1)

► Feb 18 (2)

► Feb 16 (6)

► Feb 14 (3)

► Feb 13 (2)

► Feb 12 (1)

► Feb 09 (1)

► Feb 07 (1)

► Feb 05 (1)

► Feb 03 (1)

► Feb 02 (1)

► January 2008 (49)

► Jan 31 (2)

► Jan 30 (1)

► Jan 29 (2)

► Jan 28 (1)

► Jan 24 (3)

► Jan 23 (1)

► Jan 22 (3)

► Jan 20 (1)

► Jan 19 (4)

► Jan 16 (4)

► Jan 15 (1)

► Jan 14 (1)

► Jan 13 (1)

► Jan 11 (2)

► Jan 10 (3)

► Jan 09 (3)

► Jan 08 (4)

► Jan 07 (2)

► Jan 04 (5)

► Jan 03 (3)

► Jan 02 (1)

► Jan 01 (1)

► 2007 (601)

► December 2007 (110) ► Dec 31 (2) ► Dec 30 (2) ► Dec 29 (3) ► Dec 27 (3) ► Dec 26 (2) ► Dec 25 (5) ► Dec 24 (4) ► Dec 22 (2) ► Dec 21 (2) ► Dec 19 (7) ► Dec 18 (5) ► Dec 17 (6) ► Dec 16 (3) ► Dec 15 (1) ► Dec 14 (9) ► Dec 13 (3) ► Dec 12 (4) ► Dec 11 (4) ► Dec 10 (4) ► Dec 09 (7) ► Dec 08 (4) ► Dec 07 (2) ► Dec 06 (3) ► Dec 05 (3) ► Dec 04 (6) ► Dec 03 (4) ► Dec 02 (5) ► Dec 01 (5)

► November 2007 (225) ► Nov 30 (3) ► Nov 29 (9) ► Nov 28 (4) ► Nov 27 (4) ► Nov 26 (5) ► Nov 25 (6) ► Nov 24 (5) ► Nov 23 (9) ► Nov 22 (7) ► Nov 21 (14) ► Nov 20 (9) ► Nov 19 (11) ► Nov 18 (5) ► Nov 17 (12) ► Nov 16 (10) ► Nov 15 (6) ► Nov 14 (8) ► Nov 13 (7) ► Nov 12 (13) ► Nov 11 (10) ► Nov 10 (10) ► Nov 09 (10) ► Nov 08 (10) ► Nov 07 (11) ► Nov 06 (6) ► Nov 05 (3) ► Nov 04 (4) ► Nov 03 (9) ► Nov 01 (5)

► October 2007 (78) ► Oct 31 (5) ► Oct 30 (2) ► Oct 29 (1) ► Oct 28 (2) ► Oct 27 (1) ► Oct 26 (1) ► Oct 25 (1) ► Oct 24 (1) ► Oct 23 (1) ► Oct 22 (1) ► Oct 21 (2) ► Oct 20 (1) ► Oct 19 (1) ► Oct 18 (3) ► Oct 17 (4) ► Oct 16 (5) ► Oct 13 (1) ► Oct 12 (1) ► Oct 11 (5) ► Oct 10 (3) ► Oct 09 (3) ► Oct 08 (3) ► Oct 07 (2) ► Oct 06 (2) ► Oct 05 (6) ► Oct 04 (5) ► Oct 03 (4) ► Oct 02 (3) ► Oct 01 (8)

► September 2007 (124) ► Sep 30 (7) ► Sep 29 (9) ► Sep 28 (5) ► Sep 27 (5) ► Sep 26 (2) ► Sep 25 (5) ► Sep 24 (2) ► Sep 23 (5) ► Sep 22 (2) ► Sep 20 (4) ► Sep 19 (3) ► Sep 18 (3) ► Sep 17 (1) ► Sep 16 (3) ► Sep 15 (3) ► Sep 14 (6) ► Sep 13 (3) ► Sep 12 (4) ► Sep 11 (3) ► Sep 10 (5) ► Sep 09 (5) ► Sep 08 (4) ► Sep 07 (4) ► Sep 06 (4) ► Sep 05 (5) ► Sep 04 (6) ► Sep 03 (6) ► Sep 02 (3) ► Sep 01 (7)

► August 2007 (64) ► Aug 31 (2) ► Aug 30 (6) ► Aug 29 (4) ► Aug 28 (5) ► Aug 27 (6) ► Aug 26 (4) ► Aug 25 (3) ► Aug 24 (4) ► Aug 23 (2) ► Aug 22 (2) ► Aug 21 (3) ► Aug 20 (1) ► Aug 19 (1) ► Aug 18 (3) ► Aug 17 (1) ► Aug 16 (2) ► Aug 15 (2) ► Aug 11 (2) ► Aug 10 (1) ► Aug 09 (1) ► Aug 08 (1) ► Aug 07 (2) ► Aug 05 (1) ► Aug 04 (1) ► Aug 03 (2) ► Aug 02 (2)

Bağlantı Listesi

Amude -Deutsch

Awene -Kurdi

Awestakurd -Kurdish

Azadiya Welat -Kurdish

Azady -Nl

Ciwanenazadiye Rojaciwan -Kurdish Tr

Diyarname -Kurdish

Gelawej Org -Tr Kr

GUNDEMIMIZ -Tr

Hemdem -Kurdish

Hewler Post -Kurdi

Kurdinfo Platform -Kurdish - Tr

Kurdish Inst.Burssel

Kurdistan Online -Kurdi

Kurdistan Region Presidency En Kr-Ku Ar

Kurdistan Regional Gov. Kr En Ku Ar

Kurdistan Regional Gov. Kr En Ku Ar

Kurdistan's Photostream English

KURDISTAN-POST -Tr

Kurdistan.Ru -Ru

Kurdistan.Ru -Ru

Nasname -Kurdish Tr

Nefel -Kurdi

Netkurd -Kurdish

PICASA -Int

PNA -English

PNA -Tr

PNA PEYAMNER -Int

PUKMEDIA -Int

RIZGARI ONLINE -Int

Sbeiy -Kurdi

Türkiye'de Kürt sorununa Barışçıl çözüm Çağrısı İMZALAMAK İÇİN KR-FR-EN-DE-TR

Yeniozgurpolitika -Tr

Yndk -Kurdi

YOUTUBE -Int

Zaxowoice -Kurdish Kurdi

▪Amerika'nın Sesi ▪ Dengê Amerîka ▪Kurdish

▪Amerika'nın Sesi ▪ Turkish

Copyright © 2007 - www.kurdians.blogspot.com - is proudly powered by Blogger

I - Design of D - To blogger by Blog